Su Çiçeği Nedir?
Su çiçeği, çocuklarda sık görülen ve ateş ile kabarcıklı döküntülere neden olan son derece bulaşıcı bir viral enfeksiyondur. Su çiçeği virüsü, varisella-zoster virüsü (VZV) olarak bilinir. Bu hastalık, su çiçeği belirtileri ile kolayca tanınabilir ve genellikle çocukluk çağında geçirilir.
İçindekiler

Kimler Su Çiçeği Riski Altındadır?
Su çiçeği dünya çapında, tüm ırk, cinsiyet ve yaştaki kişileri etkiler. Vakaların çoğu, on yaşından önceki çocuklarda görülür.
Bir kişi su çiçeği enfeksiyonu geçirdikten sonra, tekrar enfekte olması olası değildir, çünkü bu enfeksiyon yaşam boyu bağışıklık sağlar.
Bağışıklığı baskılanmış bireyler her zaman virüse karşı duyarlıdır ve virüse maruz kalmaları durumunda hastalığın seyrini önlemek veya hafifletmek için önlemler almalıdır.
Bebeklerde Su Çiçeği
Bebeklerde su çiçeği, diğer yaş gruplarına göre daha şiddetli belirtilere neden olabilir ve bu nedenle dikkatli olunmalıdır. Bebeklerde su çiçeği enfeksiyonu sırasında ateş, döküntü ve genel huzursuzluk yaygındır.
Su Çiçeğinin Nedeni Nedir?
Su çiçeği, Herpesviridae ailesinden varisella-zoster virüsü ile ilk enfeksiyonla meydana gelir. Bu virüs bazen herpesvirüs tip 3 olarak da adlandırılır.
Su çiçeği son derece bulaşıcıdır ve enfekte bir kişinin öksürük veya hapşırmasından havaya karışan damlacıkların solunması veya açık yaralardan sıvı ile doğrudan temas yoluyla kolayca yayılır.
Virüse karşı bağışıklığı olmayan bir kişinin, hastalığın erken aşamalarında olan birine maruz kalması durumunda virüsle enfekte olma olasılığı %70-80'dir.
Su Çiçeğinin Klinik Özellikleri Nelerdir?
Çocuklarda, su çiçeği genellikle kaşıntılı kırmızı papüllerle başlar ve karın, sırt ve yüzde veziküllere dönüşür, ardından vücudun diğer bölgelerine yayılır. Ağız içinde de kabarcıklar oluşabilir.
Yayılma şekli çocuktan çocuğa değişebilir. Sadece birkaç vezikül olabileceği gibi, tüm vücut 500 veziküle kadar kaplanabilir. Veziküller genellikle çok kaşıntılı ve rahatsız edicidir.
Bazı çocuklar ayrıca yüksek ateş, baş ağrısı, soğuk algınlığı benzeri semptomlar, kusma ve ishal gibi ek semptomlar da yaşayabilir.
Su çiçeği genellikle yetişkinlerde daha şiddetlidir ve komplikasyonlu vakalarda hayatı tehdit edici olabilir. Su çiçeği olan yetişkinlerin çoğu, döküntü başlamadan önce 48 saate kadar prodromal semptomlar yaşar. Bu semptomlar arasında ateş, halsizlik, baş ağrısı, iştah kaybı ve karın ağrısı bulunur.
Kabarcıklar bir ila üç hafta içinde temizlenir ancak birkaç iz bırakabilir. Bu izler genellikle çökük (anetoderma) olur, ancak kalınlaşmış (hipertrofik) izler de olabilir. Yaralar bakterilerle enfekte olduğunda izler belirgin hale gelir.
"Blog yazımızın altındaki yorum bölümüne sorunuzu yazdığınızda, cevabımızı size e-posta olarak göndereceğiz!"
Su Çiçeği Belirtileri
Su çiçeği belirtileri genellikle 10-21 gün süren bir kuluçka döneminden sonra ortaya çıkar. İlk belirtiler şunlardır:
Ateş: Genellikle 38-39°C arasında seyreder.
Baş Ağrısı: Hafif ya da şiddetli olabilir.
Boğaz Ağrısı: Yutkunma güçlüğüne neden olabilir.
Mide Bulantısı ve Kusma: Özellikle çocuklarda yaygındır.
Daha sonra, karakteristik döküntüler görülmeye başlar:
Kırmızı Lekeler: İlk olarak karın, sırt ve yüzde başlar.
Kabarcıklar: Lekeler, içi sıvı dolu kabarcıklara dönüşür.
Kabuk Bağlama: Kabarcıklar patlar ve üzerleri kabuk bağlar.
Su çiçeği Belirtileri | Açıklama |
Ateş | 38-39°C arasında seyreden yüksek ateş |
Baş Ağrısı | Hafif ya da şiddetli baş ağrısı |
Boğaz Ağrısı | Yutkunma güçlüğüne neden olan ağrı |
Mide Bulantısı ve Kusma | Özellikle çocuklarda görülen mide bulantısı ve kusma |
Kırmızı Lekeler | Karın, sırt ve yüzde başlayan kırmızı lekeler |
Kabarcıklar | İçi sıvı dolu kabarcıklar |
Kabuk Bağlama | Kabarcıkların patlayıp kabuk bağlaması |

Su Çiçeği Nasıl Teşhis Edilir?
Su çiçeğinin teşhisi genellikle karakteristik döküntünün varlığı ve farklı evrelerdeki lezyonların aynı anda bulunması ile yapılır. Teşhise ipucu, hastanın 10-21 günlük kuluçka süresi içinde enfekte bir kişiyle temas etmiş olduğunu bilmektir. Hastalarda prodromal belirti ve semptomlar da olabilir. Ayrıca laboratuvar testleri de teşhisi doğrulamak için sıklıkla yapılır.
PCR, deri lezyonlarında varisella virüsünü tespit eder ve teşhis için en doğru yöntemdir.
Kabarcık sıvısının kültürü zaman alıcıdır ve daha az sıklıkla yapılır.
Seroloji (IgM ve IgG), hamile kadınlarda veya immün baskılama ilacı reçete edilmeden önce bağışıklık durumunu belirlemek için en kullanışlı yöntemdir.
Su Çiçeğinin Komplikasyonları Nelerdir?
Sağlıklı çocuklarda, su çiçeği enfeksiyonu genellikle komplikasyonsuz, kendiliğinden iyileşen bir hastalıktır. Komplikasyonlar şunları içerebilir:
Kaşıma sonucu cilt lezyonlarının ikincil bakteriyel enfeksiyonu
Enfeksiyon apse, selülit, nekrotizan fasiit ve kangrene yol açabilir
Kusma ve ishalden kaynaklanan dehidrasyon
Astımın şiddetlenmesi
Viral pnömoni
Su çiçeği lezyonları iz bırakarak iyileşebilir
Bazı komplikasyonlar, immün baskılanmış ve su çiçeği olan yetişkin hastalarda daha yaygın görülür:
Yayılmış birincil varisella enfeksiyonu; bu, yüksek morbidite taşır
Merkezi sinir sistemi komplikasyonları, örneğin Reye sendromu, Guillain-Barré sendromu ve ensefalit
Trombositopeni ve purpura
Hamilelikte varisella
Bağışıklığı olmayan hamile kadınlar, su çiçeği olan kişilerle temastan kaçınmalı ve yiyecek, hayvanlar ve çocuklarla ilgilenirken ellerini sık sık yıkamalıdır. Hamilelikte varisella virüsüne maruz kalmak, viral pnömoni, erken doğum ve nadiren anne ölümüne neden olabilir.
Hamile annelerin yaklaşık %25'inin fetüsleri enfekte olur. Çoğu için zararsızdır. Çocuklar asemptomatik kalabilir veya daha önce su çiçeği enfeksiyonu öyküsü olmadan genç yaşta zona geliştirebilir.
Ayrıca, TORCH enfeksiyonlarından biri olan konjenital varisella sendromu geliştirebilirler.
Konjenital varisella sendromu, gebeliğin ilk 20 haftasında varisellaya maruz kalan fetüslerin %2'sine kadar görülebilir.
Bu durum, spontan düşük, fetal koryoretinit, katarakt, uzuv atrofisi, serebral kortikal atrofi ve mikrosefali, deri izleri ve nörolojik sakatlıklara neden olabilir. Varisella ile enfekte yenidoğanlarda mortalite %30'a kadar çıkabilir.
Hamilelikte Perinatal Varisella
Eğer bir anne doğumdan hemen önce veya doğumdan sonraki 28 gün içinde su çiçeği geliştirirse, bebeği ciddi enfeksiyon riski altındadır.
Zona (herpes zoster)
Varisella-zoster virüsü enfeksiyondan sonra duyusal ganglionlarda uyur durumda kalır. Yıllar sonra zona olarak yeniden aktif hale gelebilir. Zona, genellikle tek bir dermatomu etkileyen gruplanmış veziküler lezyonlarla ortaya çıkar.
Virüsün yeniden aktivasyonu sonucu post-herpetik nevralji, vaskülopati, miyelopati, retinal nekroz, serebellit ve zoster sine herpete gibi diğer enfeksiyonlar da ortaya çıkabilir.
Su Çiçeği Tedavisi
Çoğu sağlıklı su çiçeği hastası için semptomatik tedavi genellikle yeterlidir.
Çocukların tırnaklarını kısa keserek kaşımanın en aza indirilmesi.
Ilık bir banyo yaparak ve nemlendirici krem uygulayarak rahatlama sağlanması.
Parasetamol ile ateş ve ağrının azaltılması.
Hastane ortamı dışında NSAID kullanımından kaçınılması çünkü bu, invaziv grup A streptokokal süperenfeksiyonlar gibi ciddi cilt komplikasyonları riskini artırır.
Çocuklarda aspirin kullanılmaması, çünkü bu, Reye sendromu ile ilişkilidir.
Kaşıntıyı hafifletmek için kalamin losyonu ve oral antihistaminikler kullanılması.
12 yaşından büyük kişilerde oral asiklovir (antiviral ajan) kullanımı düşünülmesi, bu ateşli gün sayısını azaltır.
Su çiçeği olan immün baskılanmış hastaların antiviral asiklovir ile intravenöz tedaviye ihtiyacı vardır.
Virüse istemeden maruz kalma durumunda, varisella-zoster immün globulini ilk temasın ardından 96 saat içinde verilirse hastalığın şiddetini azaltabilir, ancak önlemez. Bu, gebelikte, doğumdan sonraki ilk 28 gün içinde ve immün yetersiz veya immün baskılanmış hastalarda önceki su çiçeği öyküsü olmadığında (veya kan testinde varisella-zoster virüsüne karşı antikor bulunmadığında) kullanılır.
Su Çiçeği Yayılımı Nasıl Önlenir?
Su çiçeği olan bir kişi, döküntü çıkmadan 1-2 gün önce ve tüm kabarcıklar kabuk bağlayana kadar bulaşıcıdır. Bu süreç 5-10 gün sürebilir. Çocuklar, bu bulaşıcı dönem boyunca okuldan veya çocuk bakım tesislerinden uzak durmalıdır. Çocuklar arasında çalışan su çiçeği olan yetişkinler de evde kalmalıdır.
Enfekte bir kişiyle temastan 10-21 gün sonra birinin su çiçeği geliştirmesi mümkündür. Bu, virüsün yeni konakta çoğalması ve karakteristik döküntüyle ortaya çıkması için gereken süredir.
Su çiçeği, immün baskılanmış bireyler ve hamile kadınlarda komplikasyonlara neden olabileceğinden, bu kişiler bilinen su çiçeği vakası olan arkadaşlarını veya ailelerini ziyaret etmekten kaçınmalıdır. İstemeden temas durumunda, özel önleyici tedavi reçete edebilecek doktorunuza başvurun.
Su Çiçeği Hakkında Sık Sorulan Sorular
Su Çiçeği Geçiren Çocuğa Ne Yapılır?

Su çiçeği geçiren bir çocuğa özel bakım ve dikkat gereklidir. Su çiçeği tedavisi ve bakımında izlenecek adımlar şunlardır:
Dinlenme ve İzolasyon
Evde Dinlenme: Çocuğun evde dinlenmesi, iyileşme sürecini hızlandırır ve bulaşma riskini azaltır.
İzolasyon: Su çiçeği geçiren çocuk, döküntüler tamamen kabuk bağlayana kadar (genellikle 5-10 gün) diğer çocuklarla temas etmemelidir.
Kaşıntıyı Azaltma
Antihistaminikler: Kaşıntıyı hafifletmek için doktor tavsiyesi ile antihistaminik ilaçlar kullanılabilir.
Serin Banyo: Serin veya ılık suyla banyo yaptırmak kaşıntıyı hafifletebilir. Banyo suyuna yulaf ezmesi eklemek de rahatlatıcı olabilir.
Kaşımamayı Teşvik Etmek: Kaşımak enfeksiyon riskini artırabileceğinden, çocuğun kaşımamasını sağlamak önemlidir. Kısa kesilmiş tırnaklar ve pamuklu eldivenler kullanılabilir.
Ateş ve Ağrı Yönetimi
Parasetamol: Ateşi düşürmek ve ağrıyı hafifletmek için doktor önerisi ile parasetamol kullanılabilir.
Ibuprofen Kullanılmamalıdır: Su çiçeği olan çocuklarda ibuprofen kullanımı komplikasyon riskini artırabilir.
Sıvı Alımı ve Beslenme
Bol Sıvı Tüketimi: Çocuğun bol sıvı alması önemlidir. Su, meyve suları ve çorba gibi sıvılar tüketilebilir.
Yumuşak Gıdalar: Ağız içi yaralar varsa, yumuşak ve tahriş etmeyen gıdalar tercih edilmelidir.
Hijyen ve Bakım
Döküntülerin Temizliği: Döküntülerin temiz ve kuru tutulması enfeksiyon riskini azaltır.
Giysi ve Yatak Takımı: Çocuğun giysileri ve yatak takımları düzenli olarak değiştirilmelidir.
El Yıkama: Ellerin sık sık yıkanması bulaşmayı önlemek için önemlidir.
Tıbbi Destek
Doktor Kontrolü: Su çiçeği komplikasyonlara yol açabileceğinden, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklarda doktor kontrolü önemlidir.
Antiviral İlaçlar: Şiddetli vakalarda veya komplikasyon riski yüksek olan çocuklarda doktor antiviral ilaçlar reçete edebilir.
Su Çiçeği Geçiren Çocuğa Yapılması Gerekenler Tablosu
Adım | Detaylar |
Dinlenme ve İzolasyon | Çocuğun evde dinlenmesi ve diğer çocuklarla temasının engellenmesi. |
Kaşıntıyı Azaltma | Antihistaminik ilaçlar, serin banyo, yulaf ezmesi banyosu ve kaşımanın engellenmesi. |
Ateş ve Ağrı Yönetimi | Parasetamol kullanımı, ibuprofenin kullanılmaması. |
Sıvı Alımı ve Beslenme | Bol sıvı tüketimi ve yumuşak gıdalarla beslenme. |
Hijyen ve Bakım | Döküntülerin temizliği, giysi ve yatak takımı değişimi, el yıkama. |
Tıbbi Destek | Doktor kontrolü ve gerektiğinde antiviral ilaçlar. |
Bu adımlar, su çiçeği geçiren bir çocuğun rahatlamasını ve iyileşmesini sağlar, aynı zamanda bulaşma riskini de minimize eder.
Su Çiçeği Kaç Günde Geçer?

Su çiçeği, genellikle 7-10 gün süren bir hastalıktır. Bu süre zarfında hastalık belirtileri farklı evrelerden geçer ve sonunda iyileşme sürecine girer. İşte su çiçeğinin evreleri ve iyileşme süreci hakkında ayrıntılı bilgi:
Kuluçka Dönemi (10-21 Gün)
Su çiçeği virüsüyle temas edildikten sonra belirtilerin ortaya çıkması genellikle 10 ila 21 gün sürer. Bu dönemde virüs, vücutta çoğalmaya başlar.
Prodromal Dönem (1-2 Gün)
Hastalığın başlangıcında hafif ateş, halsizlik, baş ağrısı ve iştahsızlık gibi grip benzeri belirtiler görülür. Bu dönemde döküntüler henüz ortaya çıkmamıştır.
Döküntü Dönemi (5-10 Gün)
İlk belirtilerden yaklaşık 1-2 gün sonra, kırmızı lekeler şeklinde başlayan döküntüler ortaya çıkar. Bu lekeler hızla içi sıvı dolu kabarcıklara dönüşür ve vücudun farklı bölgelerine yayılır. Kabarcıklar genellikle 3-5 gün içinde patlar ve kabuk bağlar.
Bu dönemde kaşıntı oldukça yoğundur ve özellikle çocuklar için rahatsızlık verici olabilir. Kabarcıklar patlayıp kabuk bağladıktan sonra bulaşıcılık azalır.
Kabuk Bağlama ve İyileşme Dönemi (7-10 Gün)
Kabarcıklar patladıktan sonra üzerleri kabuk bağlar. Kabuklar, genellikle 7-10 gün içinde dökülür ve cilt yavaş yavaş iyileşmeye başlar.
Kabukların dökülmesiyle birlikte hastalık belirtileri de azalmaya başlar. Ancak bazı kişilerde kabuklar döküldükten sonra hafif izler kalabilir. Bu izler genellikle birkaç ay içinde kaybolur.
Su Çiçeğinin Evreleri ve Süresi
Dönem | Süre | Belirtiler |
Kuluçka Dönemi | 10-21 Gün | Belirti yok, virüs vücutta çoğalır |
Prodromal Dönem | 1-2 Gün | Hafif ateş, halsizlik, baş ağrısı, iştahsızlık |
Döküntü Dönemi | 5-10 Gün | Kırmızı lekeler, kabarcıklar, yoğun kaşıntı |
Kabuk Bağlama ve İyileşme Dönemi | 7-10 Gün | Kabarcıklar kabuk bağlar ve dökülür, iyileşme |
Su çiçeği genellikle 7-10 gün içinde geçer. Ancak döküntülerin başlamasından önceki kuluçka dönemi ve döküntülerden sonra kabuk bağlama süreci de hesaba katıldığında, toplam hastalık süresi 2-3 hafta olabilir.
İyileşme sürecinde çocukların rahatlaması ve kaşıntının azaltılması için doktor önerilerine uyulmalıdır. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerin ve bebeklerin su çiçeği belirtileri göstermesi durumunda derhal bir sağlık profesyoneline başvurulması önemlidir.
Su Çiçeği Nasıl Geçer?
Su çiçeği, genellikle çocukları etkileyen bulaşıcı bir viral enfeksiyondur ve çoğu vakada kendiliğinden iyileşir. Ancak, belirtileri hafifletmek ve komplikasyonları önlemek için bazı adımlar atılabilir. İşte su çiçeği sürecinde yapmanız gerekenler ve hastalığın geçmesi için dikkat edilmesi gerekenler:
1. İstirahat
Dinlenme: Su çiçeği sırasında vücut dinlenmeye ihtiyaç duyar. Çocuğunuzun bol bol dinlenmesini sağlayın.
2. Kaşıntıyı Hafifletme
Ilık Banyo: Kaşıntıyı hafifletmek için ılık suyla banyo yapabilirsiniz. Banyoya yulaf ezmesi eklemek kaşıntıyı azaltır.
Kalamin Losyonu: Kaşıntılı bölgelere kalamin losyonu uygulayarak rahatlama sağlayabilirsiniz.
Antihistaminikler: Doktorunuzun önerisi ile antihistaminik ilaçlar kullanabilirsiniz.
3. Ateşi Kontrol Altına Alma
Parasetamol: Ateş ve ağrıyı hafifletmek için parasetamol kullanabilirsiniz. Doktorunuzun önerdiği dozda kullanmaya özen gösterin.
Sıvı Tüketimi: Vücudun susuz kalmasını önlemek için bol bol sıvı tüketmesini sağlayın.
4. Bulaşmayı Önleme
Evde İzolasyon: Su çiçeği bulaşıcı olduğu için kabuklar tamamen kuruyana kadar çocuğunuzu evde tutun. Bu süre genellikle 7-10 gündür.
El Hijyeni: Ellerin sık sık yıkanması ve temiz tutulması önemlidir.
5. Cilt Bakımı
Tırnak Kesimi: Çocuğunuzun tırnaklarını kısa tutarak kaşıma sonucu oluşabilecek cilt enfeksiyonlarını önleyin.
Giysi Seçimi: Pamuklu ve gevşek giysiler giydirerek cildin hava almasını sağlayın ve kaşıntıyı azaltın.
6. Beslenme
Yumuşak Gıdalar: Ağız içinde yaralar oluşabileceği için yumuşak ve soğuk yiyecekler verin. Asitli ve tuzlu yiyeceklerden kaçının.
7. Antiviral Tedavi
Antiviral İlaçlar: Özellikle risk grubunda olan kişilerde (örneğin, bağışıklık sistemi zayıf olanlar) doktorunuz antiviral ilaçlar reçete edebilir.
8. Acil Durumlar İçin Doktora Başvurma
Komplikasyonlar: Eğer çocuğunuzda nefes almada zorluk, aşırı halsizlik, ciddi baş ağrısı veya cilt enfeksiyonu belirtileri varsa hemen bir doktora başvurun.
Su Çiçeğinin Yönetimi ve Tedavi Yöntemleri
Durum | Yapılacaklar |
İstirahat | Dinlenme, bol sıvı tüketimi |
Kaşıntı | Ilık banyo, kalamin losyonu, antihistaminikler |
Ateş | Parasetamol, bol sıvı tüketimi |
Bulaşmayı Önleme | Evde izolasyon, el hijyeni |
Cilt Bakımı | Tırnak kesimi, pamuklu ve gevşek giysiler |
Beslenme | Yumuşak ve soğuk yiyecekler |
Antiviral Tedavi | Doktor önerisi ile antiviral ilaçlar |
Acil Durumlar | Nefes zorluğu, ciddi baş ağrısı, cilt enfeksiyonu durumunda doktora başvurma |
Su çiçeği genellikle kendi kendine iyileşen bir hastalıktır, ancak belirtileri hafifletmek ve komplikasyonları önlemek için yukarıda belirtilen adımları izlemek önemlidir.
Çocuğunuzun dinlenmesini sağlamak, kaşıntıyı hafifletmek, ateşi kontrol altında tutmak ve bulaşmayı önlemek için gerekli önlemleri almanız, su çiçeğinin daha hızlı ve rahat geçmesine yardımcı olacaktır. Eğer ciddi belirtiler gözlemlerseniz mutlaka bir sağlık profesyoneline başvurun.
Su Çiçeği Bulaşıcı mı?
Evet, su çiçeği oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Su çiçeği virüsü (varicella-zoster virüsü), enfekte bir kişinin solunum yollarından yayılan damlacıklar yoluyla ya da doğrudan temasla kolayca yayılabilir. İşte su çiçeği virüsünün bulaşma yolları ve bulaşıcılığı hakkında detaylı bilgiler:
1. Havadan Bulaşma
Solunum Damlacıkları: Su çiçeği olan bir kişi öksürdüğünde, hapşırdığında veya konuştuğunda, virüs taşıyan damlacıklar havaya karışır. Bu damlacıkları soluyan kişiler virüsü kapabilir.
Hava Yoluyla Bulaşma: Enfekte bir kişiyle aynı odada bulunmak bile virüsün bulaşmasına neden olabilir. Virüs, havada asılı kalan damlacıklar yoluyla bulaşabilir.
2. Doğrudan Temas
Deri Teması: Su çiçeği döküntülerindeki sıvıyla doğrudan temas eden kişiler virüsü kapabilir. Enfekte kişinin döküntülerine dokunmak veya bu döküntülerle temas etmiş nesnelere dokunmak virüsün bulaşmasına neden olabilir.
3. Kuluçka Dönemi ve Bulaşıcılık Süresi
Kuluçka Dönemi: Su çiçeği virüsü vücuda girdikten sonra 10-21 gün arasında belirti göstermeye başlar. Bu dönem, virüsün kuluçka süresi olarak bilinir.
Bulaşıcılık Süresi: Su çiçeği olan bir kişi, döküntüler ortaya çıkmadan 1-2 gün önce ve döküntüler kabuk bağlayana kadar (genellikle 5-10 gün) bulaşıcıdır. Bu süre zarfında hastalığın başkalarına yayılması çok kolaydır.
4. Bulaşmayı Önlemek İçin Alınacak Önlemler
İzolasyon: Su çiçeği olan kişilerin, döküntülerin tamamen kabuk bağladığı ve yeni döküntülerin çıkmadığı süreye kadar evde kalmaları önemlidir.
Hijyen: Ellerin sık sık yıkanması, enfekte bölgelerin kapatılması ve temasın minimuma indirilmesi bulaşmayı önlemeye yardımcı olabilir.
Aşı: Su çiçeği aşısı, virüse karşı en etkili korunma yöntemlerinden biridir. Aşı, su çiçeği geçirme olasılığını ve hastalığın şiddetini önemli ölçüde azaltır.
5. Kimler Risk Altında?
Bağışıklık Sistemi Zayıf Olanlar: Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler (örneğin, kanser tedavisi görenler, organ nakli olanlar) su çiçeği virüsüne karşı daha savunmasızdır ve daha ciddi komplikasyonlar yaşayabilir.
Hamile Kadınlar: Su çiçeği, hamilelik sırasında ciddi riskler oluşturabilir. Hamile kadınlar su çiçeği olan kişilerle temastan kaçınmalıdır.
Aşılanmamış Kişiler: Su çiçeği aşısı olmayan kişiler, virüse karşı savunmasızdır ve enfekte olma olasılıkları daha yüksektir.
Su çiçeği oldukça bulaşıcı bir hastalıktır ve virüs havadan solunum damlacıkları veya doğrudan temas yoluyla kolayca yayılabilir. Bulaşıcılık dönemi döküntüler çıkmadan önce başlar ve döküntüler kabuk bağlayana kadar devam eder.
Bulaşmayı önlemek için izolasyon, hijyen önlemleri ve aşılama önemlidir. Bağışıklık sistemi zayıf olanlar, hamile kadınlar ve aşılanmamış kişiler su çiçeği virüsüne karşı daha savunmasızdır.
Su Çiçeğinin Önlenmesi
Su çiçeği aşısı, su çiçeğinin önlenmesinde en etkili yöntemdir. Aşı, çocuklarda genellikle 12-15 ay arasında ve 4-6 yaş arasında yapılır. Aşı olmayan ve su çiçeği geçirmemiş kişiler de aşılanabilir. Su çiçeği olan kişilerin, hastalık süresince okula veya iş yerine gitmemesi, hastalığın yayılmasını önlemek için önemlidir.
Hamilelikte Su Çiçeği
Hamilelik sırasında su çiçeği enfeksiyonu, hem anne hem de bebek için riskler taşır. Hamile kadınların su çiçeği olan kişilerle temastan kaçınmaları önemlidir. Hamilelik sırasında su çiçeği virüsüne maruz kalan kadınlar, doktorlarına danışarak uygun tedavi ve önleme yöntemleri hakkında bilgi almalıdır.
Su çiçeği, çocukluk döneminde sık görülen ve genellikle hafif seyreden bir hastalıktır. Ancak, bazı durumlarda ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle, su çiçeği belirtileri görüldüğünde bir sağlık profesyoneline danışmak önemlidir. Aşı, su çiçeğinden korunmanın en etkili yoludur.
İlginizi Çekebilecek Diğer Blog Yazılarımız

Comments